CLICK HERE FOR THOUSANDS OF FREE BLOGGER TEMPLATES »

14 Temmuz 2010 Çarşamba

Çok kısa...


İş yoğun, zaman az, biriken resim, biriken anı, yaşanmışlıklar çok....

Kısacık bir kaçamak.
Kısacik bir mola, kısacık bir nefes alış...
Deniz, kum, güneş, kumdan kaleler....

Denizin ılık suları,midye kabukları, kaçan minik balıklar....

Abiyi taklit edişler, şen kahkahalar, abiyi sollayan yüzme maceraları...
Bireysel oyunlar, suyla bütünleşmeler, kolluklara isyanlar...

Ve dönüş....
Tende kalan güneşin ışıkları,hatıralarda kalan kısacık 4 gün...



Bebeklikten çocuk kıvamına geçen 19 aylık bir kız; abisine aşık ama bir o kadar da didişen.
2li cümleler kurmaya başlayan sevgi dolu paylaşımcı...
Çocuk olduğundan şüphe ettirecek cümleler kuran 30 aylık Efe Deniz.
Karşılıklı kahvelerimizi içip sohbet edebildiğimiz,çişi geldiğinde kendisi tuvalete giden, işini bitirip temizliğini tamamlayıp sifonu çekip elini yıkayıp yanımıza dönen,evin içinde deli gibi scooter ile dolaşan, her istediğini bir şekilde yaptırtan, şarkılar yazıp söyleyen,masallar uyduran ama hırçınlığından ve asiliğinden bir şey kaybetmeyen....
Zaman çok hızlı geçiyor ve anne artık zamanı yakalayamıyor....
Çok şey var yazacak, çok macera var anlatacak, çok resim var paylaşacak...
Oysa iş hayatı ve yorgunluk kapladı günleri...Annelik sıkışıp kaldı kısa zamanlara...
Teselli : az ama verimli geçirilen zaman...
kısacık zamanlar yaratıp kısa kısa kapatacağım açığımı söz veriyorum size miniklerim...